0-15 yaş ortası çocuklarda çok başarılı sonuçlar elde edildiğini belirten Doç. Dr. Hoş Güner Onur, “Rejeneratif endodonti’ teriminin birinci olarak 2007 yılında Amerikan Endodontistler Birliği (AAE) tarafından kabul edildiğini belirtti. Rejenerasyon’un, çocuklarda kök gelişimi tamamlanmamış genç daimi dişlerde kök ve etrafındaki dokunun daima gelişimine müsaade veren, biyolojik temelli prosedürleri içerdiğine değindi. Mevzuya açıklık getiren Doç. Dr. Hoş Güner Onur, “Rejeneratif endodontik tedavinin temel gayesi, kök gelişiminin devamıdır. Kök hücreler, büyüme faktörleri ve doku iskeleleriyle birlikte pulpa-dentin kompleksinin başarılı bir formda yenilenmesi için tedavi prosedürü aslında doku mühendisliğinin 3 temel bileşenini içeriyor” dedi.

“DİŞİN CANLILIĞI GERİ KAZANILIYOR”

Doç. Dr. Tatlı Güner Onur, çocuklarda kök ucu açık daimi dişlerde kök kanal tedavisinin gerektiği durumlarda uygulanabilen rejeneratif endodontik tedaviler ile; kök gelişiminin devam ederek kök ucunun kapanması ve bununla birlikte dişin canlılığının geri kazanılması hedeflendiğini belirtti. Doç. Dr. Sevecen Güner Onur, “Dişin içinde kök hücreleri, küçük darbelerle kanatarak uyarıyoruz, bu kan pıhtısı sayesinde dişin kendi kendine büyümesini sağlıyoruz. Bir manada dişin ömrünü uzatıyoruz” diye konuştu. Diş Hekimliği literatüründe dünyadan ve Türkiye’den bildirilen olgu sunumlarında, rejeneratif endodontik tedavi prosedürü uygulanan genç daima dişlerde kök gelişiminin devam ettiği, kök duvarlarının kalınlığının ve kök uzunluğunun arttığının bildirildiğine dikkat çekti.

Rejeneratif endodonti tedavisi için günümüzde geçerli olan klinik protokol hakkında da bilgi veren Hoş Güner Onur, kök kanalındaki nekrotik pulpa dokusunun çıkarılması ve kök kanal sisteminin kimyasal casuslar ile temizlenmesinin akabinde kanal boşluğu içinde bir kan pıhtısı oluşturmak için periapikal dokulardan kanama sağlanması gerektiğini belirtti. Doç. Dr. Hoş Güner Onur, “Oluşan bu kan pıhtısı kök ucunun birkaç mm ötesinde, taşkın enstrümantasyon sonucu meydana gelen kanama ile oluşturur. Uyarılan kan pıhtısı kök hücrelerin, kanal boyunca yer değiştirmesine müsaade veren doğal bir iskele vazifesi görerek kök kanalının içerisinde yeni doku oluşumunu dayanaklar. Kan pıhtısı, kök hücre çoğalmasını ve farklılaşmasını destekleyen temel büyüme faktörlerini içermesi, alerjik reaksiyon oluşturmaması ve düşük maliyet üzere avantajları nedeniyle biyomedikal alanda sıklıkla kök hücre toplanması için iskele olarak kullanılır” halinde açıkladı.

Bu metot olmadan evvel tedavi sürecinin şiddetli ve uzun olduğuna dikkat çeken Sevimli Güner Onur, “Kök ucu açık dişe olağan kanal tedavisi uygulanamaz. Bunun için 6-7-8 ay sürecince diş içine ilaçlar koyarak, hastayı 3-4 kez çağırarak kök ucunu kapamaya çalışırdık. Genç çocuklarda 0-15 yaş aralığında sürmüş dişlerde 3 yıl içinde, hududun açığa çıktığı durumlarda bu sistem, dişin kendi dokularıyla tamamlamasına imkan sağlıyor. Böylelikle ilerleyen yaşlarda hasta, tekrar kanal tedavisine muhtaçlık duyarsa, bilinen tedavi prosedürünü rahatlıkla uygulayabiliyoruz” dedi.